29 Nisan 2014 Salı

İNSANIN DOĞABOZUMU MEVSİMİ



Betondan hücrelerce yeni hayat masalı döküldü
Sonu çoktan gelmiş bu isimsiz çağın başından aşağı
Yalnızlık, en çok itibar gördüğü anlarını yaşarken
Adı ıslak betonlara kazındı reklam ışıkları altında

Yok olan her şey küçük oyuncaklar olarak yığıldı 
Diz boyu tarihin balçıklı yollarında kendini var edip 
Düze çıkınca yok eden insanın karşısına
İnsan insanı bu defa hiç yapmadığı kadar iyi kandırdı

Evlerce masum mutluluk kül olurken, yandı dünyanın gözleri,
Asırlarca konuşmamalı belki de artık kimse,
Tekrar duyulur olana dek, sevginin sessiz cümleleri.

Yeni akıl yapıtlarının içi boş siluetleri
Kat kat yükselir, duygu duygu iterken insanı yerin altına
Her güne hiç savaşmadan kaybedilen bir savaş daha eklenir
Uğultulara teslim olmuş bugün yine bir şehir daha

Köşelerinde soluksuz bırakılmış mutsuz insanların üzerine basa basa
Koşar adım, kaçar adım birbirine karışır amaçsız hırslar
Bir varken bir yoktur artık  
Kendisinin bile bilmediği bir yolun sonunda

Durup durup yeniden kurar olduk saatleri yaşama sevincine uyanmaya,
Geçip gidiyor kal dediğimiz yerden hayat
Arkasında bıraktığı koskoca bir yalan
Başka bir gerçeğe akıp gidiyor zaman..

Belki de en onurlu yaşayanlar, 
Çağırsak da gelmeyecek olanlardı siyah beyaz resimlerden
Hücrelerce çoğalırken yalnızlık
Kalplerce göç ettik birbirimizden...



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

elli bir yılın hikâyesi

Bernard Shaw, yaşını açıkça söyleyen bir kadından korkulması gerektiğini; çünkü bunu açıklayan bir kadının her şeyi açıklayabileceğini söyle...